Yanında En Hızlı Bilgisayarın Abaküs Gibi Kaldığı ve Yepyeni Bir Evrenin Kapısını Aralayan Kuantum Bilgisayar Nedir?
Odalar boyutunda, bugünün bir müzik parçasını bile hafızasına sığdıramayacağımız bilgisayarların devrinden bugünlere geldik. Artık kuantum bilgisayarların zamanı geldi, şimdilik sadece bilim ve teknoloji için adı geçiyor ama akıllarda halen aynı soru var: Nedir bu kuantum bilgisayarı?
Önce en basit tanımını yapalım bu Kuantum Bilgisayar denilen teknolojinin.
Şovmen karakteriyle ünlenen Kanada Başbakanı Justin Trudeau, bir konuşmasında kuantum bilgisayarını herkesin anlayacağı dilde, şöyle tanımlamıştı: Normal bilgisayarlar 1 ve 0'lardan oluşan ikili sistemle çalışır, kuantum bilgisayarları ise bu 'bitler' içerisinde 1 ve 0'ın tanımladığı açık ve kapalı kodlarından daha fazlasını barındırabilir.
Çünkü kuantum dediğimizde işin içine karmaşık yapılar da girer.
Turing'in de temellerini attığı bilgisayar sistemlerinin özü, 1 ve 0'dan müteşekkil 'bit, byte, kilobit...' olarak uzayıp giden sistemdir.
Bu sistem şu gördüğünüz bilgisayarda da, kullandığınız son model bilgisayarlarda da aşağı yukarı aynıdır. Binlerce, on binlerce 1 ve 0'dan oluşan sistemleri kullanıyoruz. Sistemin diğer adı belki de daha çok aşina olduğunuz 'ikili sistem'.
Şu gördüğünüz kuantum bilgisayarında ise bu basit 1 ve 0'lara yer yok. Zaten görüntüsünden bile belli değil mi bir şeylerin farklı olduğu?
Kullandığımız bilgisayarların aksine kuantum bilgisayarları bu ikili sistemi ve bitleri kullanmıyor. Onların verileri depolamak için kendi birimleri var, kübit adında ve 1 ve 0 olarak tanımlanabilmelerinin yanında hem 1 hem de 0 durumunu da sağlayabiliyorlar.
Bu ilke Einstein'ın temellerini attığı kuantum mekaniğinde ışığın hem dalga hem de parçacık olabilme özelliğine dayanıyor. Benzerliği zaten fark etmişsinizdir.
Solda ikili sisteme ait bir işlemci, sağda kuantum işlemcisi var, karmaşıklığı görüyor musunuz?
İkili sistemlerde, yani bugünün bilgisayarlarında 1'in evet, 2'nin hayır kodunu tanımladığını düşünecek olursak oynadığımız oyunlar, yazdığımız yazılar ve izlediğimiz videolar bu evet ve hayır komutlarının birleşimiyle oluşuyor. Kübitler seviyesinde ise hem evet hem de hayır durumlarıyla karşılaşılabiliyor ama bu karşılaşma öyle basit değil.
Kuantum bilgisayarları üzerine çalışan bilim insanları bile böylesine karmaşık durumların algılanmasının hayli nadir olduğundan bahşediyor.
Böylesine varsayımları karşılıyor olması harika, peki ne işimize yarayacak bu kuantum bilgisayarı?
Aslında tek alametifarikası hızlı olmak değil, bazı işlemlerde geleneksel bilgisayarlar arasında hiçbir hız farkı yok ama sadece kuantum bilgisayarının yanıt bulabileceği sorunlar var ki, işte o zaman gücünü gösteriyor.
Bu güç öyle bir güç ki kullanım alanlarının neredeyse bir üst limiti yok. Hemen her şey için kullanılabilir.
Milyonlarca işlemi bir anda yapabilmesi ve farklı ihtimalleri göz açıp kapayıncaya dek hayata geçirmesi 'sanal bir dünya' yaratabilmemiz için kapılar açabilir. Yahut keşfedilmeyi bekleyen gezegenlerin, hatta evrenin simülasyonlarını ortaya çıkarmaya yarayabilir.
Bunun yanında hem 1 hem 0'ı aynı anda mümkün kılabilen bu bilgisayarlar doğrunun 'tek' olduğu fikrini de değiştirebilir.
Örneğin X deneyinin insanlık üzerinde ortaya çıkaracağı sonuçları kavrayabilmek yahut Y icadının yaratacağı etkileri ölçebilmek ve yıllar sonra 'o dönem farkına varılamamış' denilen tüm sonuçların farkında olabilmek kuantum bilgisayarlarıyla mümkün olacak.
Dünyada her gün neredeyse 5 milyon dizüstü bilgisayarı tıka basa dolduracak bilgi üretildiğini düşündüğümüzde...
Daha gelişmiş bir teknolojiye ihtiyacımız olduğu aşikar. Ayrıca aynı anda farklı doğrulukların hayat bulması fikri bile hayli ilginç, peki tüm bu özellikleriyle kuantum bilgisayar çağına hazır mıyız?